31 Ekim 2008

Mririan



Canır karşimin tavsiyesi üzerine keşfettiğimiz ama dünyanın zaten evvelden keşfettiği şirin bir varlık kendisi.. Sırf kameraya bakarak ünlü olmayı başarmış Japon görünümlü Amerikalı bir kız. Zaten oldum olası kahküllü ve yanaklı kızları beğenmişimdir... Şirinliğe bak yarabbi...

linko disco:
http://www.youtube.com/profile?user=MRirian

30 Ekim 2008

David Bentley


23 yaşındaki Brit arkadaşımız esasen Arsenal topçusu iken yetenek avcısı Wenger takıma afrika kökenli oyuncuları doldurduğundan mıdır, İngilizlere şahsi gıcıklığından mıdır nedir bunu gözden kaçırdı bi şekilde.
Norvich City ve Blackburn'de oynadıktan sonra sene başında gizli favorilerimden Tottenham'a geldi. Hayat hikayesini anlatacak değilim David'in. Postu yazma sebebim bu senenin ikinci 4-4 biten derbisinde kendisi Arsenal'e öyle bir gol atmıştır ki yarabbi, bu golu ben pes'de yesem, mızıklar oyunu bırakırdım.

Atın intikamı mı denir, gerzek Wenger mi denir emin değilim. Sene başında seyrettiğim hazırlık maçlarında zaten çılgın atacağını belli etmişti bu sezon ama eski klubune, 4-4 biten Londra derbisinde, havadan gelen topu yere düşürmeden bi kere sektirip ortasahadan degajlayarak gol atmak kadar epik bi aksiyon beklemiyordum açıkça...

Helali hoş olsun karşime....

29 Ekim 2008

Arjantina

Uluslararası arenada her zaman en çok sempati beslediğim, favori takımım olmuştur Arjantin. Lakin son başarılarının benim doğduğum yıl gelmesinden ötürü güzel futbolları dışında pek bi' şey görebilmiş değilim. Son 15 yılın en yetenekli kadrosuna şu an sahipler ve dünya kupası elemelerini oynanırken teknik direktör olarak D10S'u koydular takımın başına.

Maradona'nın muazzam klup ve ulusal oyunculuk başarılarına rağmen teknik direktörlük olarak 8 ay Racing'i çalıştırmak dışında tecrübesi yok. İkinci adam olarak kim gelmiş Diego'nun yanına? Carlos Bilardo. 86 Dünya Kupasında Arjantin'i ve Maradona'yı çalıştıran adam. Gene takımı o yönetecektir, Maradona daha çok motivasyon kaynağı ve medyanın görmek istediği adam olarak takılacaktır.

Peki Arjantin bu gazla bi' şey yapabilir mi? Yapmazsa ayıp bence. Orta alan ve forvette dünyanın en iyi kadrolarından birine sahipler. Messi, Riquelme, Aguero, Tevez, Cambiasso, Mascherano, Gago. Bu adamlar şimdi seyrederek büyüdükleri adamın yönetiminde koşturacaklar sahada. Umarım klubede de tribündeki gibi sapıtmaz.

Goog


Google'ın 29 ekim doodle'ı.

Google sen hala saf gibi bize iyi davran. Yakındır senin de kapatılman. Kimse "ben yutubum ben feyzbukum" diyemiyor bu ülkede...

28 Ekim 2008

Uyarı VII


Ciddi ciddi kim yapıyor bunları ya? Şaka gibi diyecem, gerek yok alenen şaka zaten... Takdir...

Cigo

Blogger'ı kapatan Digitürk Antifraud Bölümü Yöneticisi Cihangir Karabağlı'nın attığı bir maili şöylece copy-paste edeyim de bilinsin kimler yüzünden, neler oluyor...

Sn Serkan Turan veya kimseniz.

Bilmenizde fayda vardır ki ortalama her hafta sonu yayınlanan maçlar için Digiturk 8.000.000 YTL civarında bir para ödüyor, Hiç düşündünüzmü ki iacaba sizin site ratinglerinize göre Digiturk’ ödemeniz gereken tazminat ne kadar olacaktır. Bu hesapları hemen yapmaya başlamınızda fayda var. Ciddi bir pişmanlık ve özür yazısı ile bir daha yapmayacağınıza dair bir mailinizi yarın akşama kadar almazsam pişmiş tavuğun başına gelenlere gıpta ile ve özenerek bakacağınıza söz veririm.

Bunun yanı sıra FSEK’i ihlal’in cezası da 4 yıl hapis ve 150.000.-YTL para cezasıdır. Ama korkmayın ltf. Mahkemede kravat takarsanız cezadan indirim yaparlar. Biz de tazminattan indirim yaparız merak etmeyin bununla birlikte ödemeniz gereken tazminat 7 göbek sülalenizin bir kaç yılda kazanacağı paradan az olmayacaktır sanırım.

Size başarılar diliyorum. Yiğitseniz sitenizdeki yayınları kaldırmaz ve istediğim maili bana göndermezsiniz.

Cihangir KARABAĞLI.

Digiturk Antifraud Bölümü Yöneticisi.


Sevgili Cigo.

İsteyen, arzulayan senin kanalına kalmadan o maçları her şekil izler. Bu ülkemize özgü bir çürüklük de değil. Amerika'da oynanan nba maçları gayet güzel takip edilebilmekte net üzerinden. Fakat sen ne yaptın? Manasız işlere bulaşarak çok fazla insanın antipatisini topladın. Bari kurumunun hakkını korumak adına çabalarken, "küçük dağları ben yarattım" havasında olmadan ciddi bir mail atabilirdin. Ayrıca sen kimsin be hacı? Kim verdi sana öyle konuşabilme hakkını? Klavye delikanlılığını çok iyi yapmışın da ciddi ciddi senden nefret eden bir kitle oluştu şimdi... İnşallah sapıtıp bi' şey yapan olmaz ama kendini de yaktın, bizi de sinir ettin be canım... Oldu mu hiç böyle?

O değilde adamın 7 göbek sülalesini işin için karıştırmışın. Maddi olanaklarını bilemem de o 7 göbek sülale gelse seni ne güzel benzetit biliyon mu? Dayak falan olmaz o, böyle bir şölen festival havasında yersin sopayı, sümsüğü...

Blogger'a Kavuşma Anı


Ne güzelmişsin sen be blogspot. Çok sevgili Cihangir Karabağlı beyefendinin isteğiyle kapanmanda anladım kıymetini. Kokunu özlemişim, aynı dondurmayı kaşıklayışımızı, yağmurda koşuşturmamızı özlemişim. İnsan kaybedince anlıyor böyle günleri. Yerin bende her zaman çok farklı olacaktı elbette ama yapmamlıydım. Teselliyi başka kollarda aradım, hata ettim. Ama gerçekleri söylüyorum, hep seni düşledim, senmişsin gibi hissetmek istedim. Affet beni zayıftım, irademin dışında gelişti herşey. Ama geri döndün şimdi, bence çok güzel olacak.

Teoman'ın da dediği gibi blogspotum

senden önce senden sonra, daha kaç blog gerek bana, benim seni unutmama?


Bu kaltağı da bi daha görmeme gerek kalmaz inşalla... Yarınlar bizim blogspot...

27 Ekim 2008

alt+168

http://terssoruisareti.wordpress.com/

Terminator'un de dediği gibi. I'LL BE BACK!

23 Ekim 2008

Chinese Democracy #2 | Fall of the Dr Pepper

"Chinese Democracy çıkıyor" demiştik zaten, 3-5 bi' şey daha karalayım istedim.

Öncelikle "Dr Pepper nedir, ne değildir sevgili terssoruişareti bey?" dediğinizi duyar gibiyim (bu da yeni moda. "milyonlar takip ediyor beni" tribi, "okuyucularımla arama seviye koymam" tavrı falan)

İçmediğim ama hakkında yorumlara baktığım zaman leş bir tadı olduğu sonucuna vardığım bir içecek kendisi. Ne kadar tatsız olursa olsun sahibinin luzumsuz gazı sayesinde oldukça çok içilen bir içecek kıvamına gelecek yakında. Sahipleri olacak çapsız adam demiş ki:

"chinese democracy denen motherfucker 2008 yılında çıksın tüm amerikalılara bedava vericem bi şişe"

Peki 11 senedir ismi olan cismi olmayan bu albümün 30. kez ertelenmeyeceği ne malum?
Değil tabi, Axl sıfatsızında güven olmaz ama Gn'R ana sayfasına sayaç koymuş, Chinese Democracy singleını dinlenebilir kılmış vs...
Yani Dr Pepper sözünde durursa dünyanın en keyifli iflasını seyredebileceğiz sanırım.

Bu arada Dr Pepper'a takılıp ilgi dağıtmayalım, 8 elemanlı grubumuz (sanki senfoni orkestrası) Guns'a ve Chinese Democracy'ye dönelim. Şarkı güzel. Alışılmış Guns n' Roses gibi değil ama adamların en son resmi kayıtlarını çıkaralı 15 sene olduğunu ve adamlar diye bahsettiğim güruhtan solist dışında tüm elemanların defalarca değiştiğini düşünürsek anormal değil tabi.
Estranged beklemiyordum ben de zaten.
Şarkı güzel diyordum, evet oldukça catchy bi' şey becermişler, kulakta kalıyor, riffler harika, ara sololar şahane vs.. Zaten bu albümde azıcık bile vasat bi şarkı olsun Axl ibişinin saçlarını yolarım tek tek..

Sonuç olarak ben bu albümü yeni çıkan bir grubun gibi, umut vadeden bir grubun albümü gibi dinleyeceğim. Herşeye rağmen kapağında Guns n' Roses yazacak bu albümün... "Death Magnetic'den daha iyi olacak" diyor içimden bir ses...

---

Axl'ın hala allah belasını versin o ayrı mevzuu...

Belletti

"Belletti golu atacağını belli etti. " - Ertem Şener

Uzaktan felaket vuran, İtalyan isimli Brezilyalı, Belletti haftarlardır yokluyordu kaleyi, direkler izin vermiyordu. Geçen hafta nihayet yerleştirdi topu doksana. Tam karşıdan, 35 metreden...

Rica ederim izleyin: [link] Yıl sonu en iyi goller listelerinde mutlaka olacak bir güzellikte...

Lost



5. sezon trailerı.
Asker yolu bekliyoruz sanki, sinirlendim bak kendi kendime...

22 Ekim 2008

Los Galácticos


Soldan say:

David Beckham[33]: Los Angeles Galaxy. Ocak ayından itibaren Milan'da oynaması bekleniyor. Yıllardır İngiltere milli takımın kaptanlığını yapıyordu, kendi rızasıyla bıraktı kaptanlığı 2 sene evvel. Gelmiş geçmiş en sevdiğim oyunculardan biridir karşim, böyle raket gibi ayak zor bulunur.

Luis Figo[36]: Inter Milan. 2 senedir yok futbolu bırakacak, yok Dubai'ye gidecek dedikoduları var. Bu sene sonu artık bırakır diye bakıyoruz. Portekiz milli takımı bırakmadan önce kaptanlığını yapıyordu, 2000 Ballon d'Or ve 2001 Fifa yılın futbolcusu ödüllerini sahibi.

Ronaldo[32]: Serbest. Geçen yaz sonu Milan kendisi serbest bıraktı. Manchester City veya Chelsea'ye gitmesi bekleniyor transfer döneminde. Real Madrid ve Barcelona ile La Liga, Inter ile Serie A gol krallığı bulunuyor. 4 dünya kupasında oynadı, ikisini kazandı, dünya kupası tarihinin en golcu futbolcusu. 1996, 1997, 2002 Fifa yılın futbolcusu ve 1997, 2002 yıllarında Ballon d'Or ödüllerini kazandı. İki ödülünde tarihinde en genç kazanan oyuncu ünvanını taşıyor. Yetenekleri anlatmakla bitmez. Il Fenomeno.

Zinedine Zidane[36]: Faal futbolu bırakan ilk isim. Materrazi'ye kafa attığı dünya kupası finali sahalarda resmi son görünüşü oldu. Fransız milli takımına geri döndükten sonra oynadığı süre kaptanlığını yaptı. Dünya kupası ve avrupa şampiyonasını kazanma başarısını gösterdi. 1998,2000,2003 Fifa yılın futbolcusu ve 1998 Ballon d'Or ödüllerini kazandı. Pek çok kişiye göre Maradona sonrası en iyi 10 numara...

Raul[31]: Real Madrid. Kariyerinin tamamını Real Madrid'de geçiren ve resimden geriye kalan tek kişi. Hierro sonrası Real'in kaptanı. İspanya milli takımına bir süredir seçilmemesine rağmen milli takımda da kaptanlık sıfatını taşıyordu son 6-7 yıldır. Real ile kazanmadığı başarı kalmamasına rağmen milli takım ile hiç bir başarısı yoktur. Beckham ve Figo'nun los galacticos döneminde 7 numara giyememesinin esas sebebi. Gelmiş geçmiş en iyi forvetlerden biridir kişisel görüşüm.

----

Bu adamların beraber oynadığı 3 sene boyunca Barcelona taraftarı olmak ne kadar zor bir işti bilir misiniz?

Katy Perry #2

"i ate a cake and i liked it"

Yemin diyom aptal bu kadın ha... Sinir stres hastası edecek beni... Sen git myspace'de "ur so gay" diye şarkı yapıp ünlü ol, üstüne "bi kız öptüm çok şahaneydi" diye şarkı yapıp dünya starı ol, sonra böyle abuk subuk işlerle uğraş...

Bunun videosu da var. Pastaya atlayıp yemek savaşı başlatmak istiyor hanfendi. Hesapta herkes birbirine pasta atacak falan "katy perry geceye damgasını vurdu" haberleri çıkacak ertesi gün.
Noluyor peki? Ayakkabıları kremaya bulanadığı için yerden kalkmaya çalışırken 3 kere kapaklanıyor yere, sahneyi sürünerek terkediyor... Kepaze...

Katy Perry #1

21 Ekim 2008

Chinese Democracy


Şaka gibi...
Bu albüm, ismi ilk zikredildiğinde çıksaydı, 11 yıllık olacaktı.

11 seneyi şöyle özetleyeyim. 11 sene önce ilkokuldan mezun olmuştum, bugun normalde üniversiteyi bitirmiş çalışan bir insan olabilirdim..

"Albüm kapağı güzel ama Axl Rose
adam değil" diyerek sözlerimi bitiriyorum....

------

[ kendime not: Üniversite bitmemiş sözlerim bitse ne olur, axl adam olsa nolur, olmasa nolur? ]

Pelin Batu



- Sana insan diyen, insan mı be?! -

Sen Hala Boş Boş Evde Otur


Eski bi Lamborghini'ye benziyor değil mi?
Gavatın teki bodrumunda yapmış bunu... Handmade Lamborghini yani...

20 Ekim 2008

3 R


Üçü de Brezilya doğumlu, üçü de kariyerlerini Barcelona'da patlattılar, düşüşleri sonrası Milano'ya gittiler.

Milan Rivaldo ve Ronaldo'yu yuttu, aynı tahminleri yaptığımızı Ronaldinho son maçında iki tane attı, Seedorf ve Kaka ile rotasyon şeklinde alıyor formayı... Ronaldo ve Rivaldo'dan daha genç gittiğini ve sakatlığı bulunmadığını göze alırsak belki Ronaldinho efsanevi formuna kavuşabilir Serie A'da tekrardan...

O değil de son 10 yılda sürüyle brezilyalı geçmiş Milan'dan. Aklıma gelenler tek seferde Cafu, Kaka, Pato, Serginho, Dida, Ronaldo, Rivaldo ve Ronaldinho....

Tokio Hotel


Üniversite hayatı boyunca en çok istediğim şey şu kabin otellerdi.
Açıcan okulun yanına, müşteri profilini inceleyelim:

Kestirmek için: Benim kaç kere derste kafam önüme düştü acaba bugune kadar? Kesin yüzleri geçmiştir. Noluyor böyle kabinler olunca? Öğle arası gidiyorsun kestirmeye veya "ben dersten bişi anlamıyorum, bi de çile çekiyorum uyumayacam diye" diyenler ders saatinde gidip tatlı tatlı uyuyabilirler.
Geceyi geçirmek için: Şimdi gün oluyor ders geç bitiyor, okulda işin oluyor ya da ne bilim dangalak arkadaşların buca'da 6-7 arası halı saha ayarlamış oluyorlar falan o saatten sonra eve dönüp sabah gelmek var ya, ooof ne lanet bi şeydir di mi? Napıyoruz? Geceyi burada geçiriyoruz, sabah okula yürüyerek geliyoruz, 1 saat fazla uyuyoruz hatta... Mis...
Okulda kaçamak yapmak isteyenler için: Şimdi üniversite bu, herkesin hormonları vıcık vıcık olmuş zaten. Adama sorarlar? Boş ev var mı? Varsa bile okula yakın mı? O sebeple hergün saat "Ayça bundan gayrı hergün 12.20'de 304 numaralı kabinde buluşuyoruz" diyosun, okul daha güzel geliyor gözüne artık değil mi?

İleride bu işe girsem mi diye düşündüm vallaha. Müfredat ne der bilemem ama acaip para var bu işte. Bi oda büyüklüğü yerde 8-10 kabin sığıyor. Vercen saati 3ytl'den kabinleri internet kafe mantığıyla, gelsin sipaliler. Tokyo pahalı tabi, geceliği 30euro tabut gibi şeyin.

Hadi okul yanına açmayı da geçtim, ulan açsana şundan bi tane Alsancak'a, Bornova'ya Ooze'un yanına! Sefil olmasın lan millet "baykuşla mı dönelim, aman vapuru kaçırmayalım, abi Karşıyaka'ya 6 kişi götürür müsün" diye... Bende ki bu ticari zeka 5 kişide daha olsa kriz mriz hissetmezdik yemin diyom...

Tokio Hotel demişken gözümde tüten bro'm Canır'a da selamlarımı iletmek isterim.
Kenk artık aç şu blog siteni, bi de telefonunu ver de sesini duyalım

Alet Deli Gaçıyor


Kendisi bir adet Bugatti Veyron 16.4 olup dünyanın en hızlı, en güçlü ve en pahalı arabası sıfatlarını taşımaktadır.

0-62km/sn testini 2.5 saniyede, 0-160-0km/sn testini 9.9 saniyede tamamlamış bir canavar kendisi... 1.4 melyon dolarlık fiyatından ötürü son ekonomik krizle beraber fiyatının bir Audi r8 kadar arttığı düşünülebilir...

Hp'si 1001 olan arkadaşın kadranı 100er 100er artmakta olup en sonuna da 1001 rakamını koydurmuşlar ki "görmemişlik etmeyin len" demek istememe rağmen diyemiyorum, hoş bir şımarıklık olmuş...


Maksimum hızının 407km/h olduğunu da söyleyip kapatayım bu tatsız mevzuyu...

Will & Heidi



Will Ferrell ve Heidi Klum'un Sports Illustrated için büründükleri tipler..
Millet eğleniyor resmen...

Farklı Şehirlerin Derbisi

3 farklı galibiyet güzel. (üç golle üç puanı aldık, mutluyuz slkghaslga)
Çok net bir penaltımız verilmemiş, Aydın'ın bir golu şaibeye kurban gitmiş, Baros iki tane çok kolay pozisyonu harcamış, maçın üçte birini bi kişi eksik oynamışız bu kadar şeye rağmen 3-0 çok güzel gözüküyor.

Gözlemlere geçelim, düz yazı yazmış olmayalım.

- Arda maç sonrası "orta açtım gol oldu" demesine rağmen golunun güzelliği aklımdan çıkmıyor.
- Lincoln'un golu yabancı transfernin ne kadar başarılı olduğunu gösteriyor adeta. Meira ortadan sağdaki Kewell'ı görüyor, Kewell ortaya hareketlenen Lincoln'e veriyor, Lincoln tek pas sağa kaçan Baros'a atıyor topu, Baros adeta duvar gibi topu yansıtıyor ayağının dışıyla, az önce boşalttığı alana hareketlenen Lincoln çok temiz tek bir vuruşla köşeye bırakıyor topu. Resital resmen yea...
- Lincoln ne dangalak adam yaa.
- Gökhan Ünal leblebi gibi kaçırmasa golleri nice olurdu halimiz?
- De Sanctis hayvan gibi güven veriyor kalede, yalnız her pozisyon defansı haşlıyor adam. Servet'in sabrı taşacak diye tırsmıyor değilim...
- Giymeyin artık şu turuncu formayı. Parçalı formayı göremiyoruz artı süper tasarım beyaz formayı göremiyoruz.
- Fenerbahçe'nin de Galatasaray'ın da bu sene en güzel formaları beyaz alternatif formalar...
- Kaptan seçimi yeniden yapılmalı bu takımda. Sakatlıklar olmasa kurulacak kadroda 3 kaptan (hasan, ümit, ayhan) da bulunmayacak tahminen. Ümit ve Hasan'dan kaptan olacağına inanmıyorum ben zaten. Ayhan en azından daha aklıselim bir tercih. Peki bugun Ayhan çıkarken kime bıraktı kaptanlığı? Sabri'ye... Gözünüzü seveyim verin şu kaptanlıklardan birini Servet'e hatta 3. kaptanlığı Arda'ya verin adam genç olabilir de 5 senedir bu takım için oynuyor...
- Orlando Bloom kılıklı genç yeteneğimiz Aydın Yılmaz rüzgarın oğlu gibi şerefsizim, Arda'dan daha çok heyecan veriyor bana bu adam...
- Uğur iyileşince Sabri bu muazzam formuna rağmen yedeğe mi gelecek? Ümit Karan bu sene forma giyebilecek mi? Baros bu maç gösterdi ki tek forvet oynanacaksa böyle oynanır. Gol atmazsın belki (ki atabilirdi) ama attırırsın, arkandakilere boşluk yaratırsın, iki adamı tutar götürürsün taç çizgisine markaj sırasında, o boşlukta Arda, Kewell, Lincoln gol olur yağar...
- Peki bu takımın ortasahaları Linderoth, Mehmet Topal, Barış iyileşince bu takımı nasıl bozacaz? Ayhan, Meira ikilisi muazzam oldular...
- Uefa kadrosundan beri en sevdiğim Galatasaray kadrosu bu... Rakipsiz...

19 Ekim 2008

Hagi versus Galatasaray



Bilemez tabi insan, belki çok zaman sonra gelecek günleri. En güzel yıllarını geçireceğin yerin neresi olduğunu...

Katy Perry


"i kissed a girl and i like it"
burdan pek öyle kalmış gibi gözükmüyor ya..

18 Ekim 2008

Take it to the Next Level



Öncekki postta adı geçmişken bunu da koymak lazım diye düşündüm. Zaten televizyonlarda gösterildiği için herkesin gördüğü ve beğendiği bir reklam bu. Bu videodaki ekstrası director's cut versiyonu olması. Fazladan bir dakikası var yani tv'de gösterilen en uzun versiyonundan.
Prodigy - Smack My Bitch Up benzerliği olduka göze batsada benim nezdimde süper bir reklam.

Yönetmen: Guy Ritchie
Reklamda gözüken futbol simaları: Arsene Wenger, Ronaldinho, Cristiano Ronaldo, Zlatan, Van Nistelrooy, Sneijder, Tevez, Rooney, Gallas, Fabregas, Eduardo, Materrazi, Huntellaar, Nani, Marquez, Iniesta, Bojan Krkic

Nike & Fincher



Nike reklamları ezelden beri destansı olurlar zaten. Son dönemde ünlü sporcular yerine ünlü yönetmenleri kullanmayı seçerek daha da destansılaştılar gözümde.. Evet Michael Jordan, Eric Cantona gibi yüzleri reklamlarda görmek güzel olsa da kısa film tadında reklamlar izlemek daha çok hoşuma gidiyor. Take it to the next levelGuy Ritchie'ye çektirdikten sonra yeni reklamları Fate'de David Fincher ile çalışmışlar...

Nike, David Fincher ve fonda çalan "The Ecstasy of Gold" ile gerçekten şahane bi proje olmuş... Tek şikayetim keşke şarkıyı kesip biçmeselerdi diyorum kendi adıma...

17 Ekim 2008

¿


Bundan sonra bi süre böyle gidecek.
Kimseyi üzmek istemem ama her insan gibi -belki biraz daha fazla- ben de bencilim.

İçimden nasıl geliyorsa öyle davranıyorum sadece.

Sonra görüşürüz...

16 Ekim 2008

Christina "Ugly"iera



yüce rabbim, nolmuş senin suratına,
töbe töbe, nolmuş böyle bi fena olmuş...

Symphony

Aşşağı posttaki afetten kurtulmak için Megadeth'e geri sarılıp "iki konser versiyonu dinliyeyim gaza geleyim" diyiverdim. Aha aşşağıya bu sefer harbici Senfoninin 2005 Arjantin konser versiyonunu linkliyorum. [edit: niye bunu koyduğumu söylemeyi unutmuşum yea. Videoda 20000 taşa kafa metalci şarkı boyunca ana riffin üzerine "megadeth" diye bağırıyorlar. Muazzam bir ortam, değişik bir ambiyans, farklı bi sound falan yane]
"Youtube çekmiyor bende yea" diyebilecek mızmızlar vardır aranızda diye metacafe'den veriyorum linki, youtube yazısı ters durmuş orada azcık...


Megadeth - Symphony of Destruction - Argentina DVD - Watch today’s top amazing videos here

MEGADETH!! MEGADETH!! AGUANTE MEGADETH!!!

Hellsongs

Uzun süredir canım bu kadar yanmamıştı. Youtube'da sekerken buldum bu isveçli ibişleri ve bulduğum o andan beri lanet ediyorum.

Olayları ne bunların? Bi tane Dido sesli abla yanına bi klavye, bi gitar çalan eleman müzik yapıyoruz diye geçiniyorlar. Kendi şarkılarını yapsalar gam yemeyeceğim de Symphony of Destruction, Seek and Destroy, Run to the Hills falan çalıyorlar, bi de çok afedersiniz yarak gibi yapmışlar şarkıları, 2-3 seferde anca bitirebildim dinlemeyi...

Bu aşşağıya tadımlık Symphony of Destruction'ı koyuyorum, görebilin müzik tarihinin en güzel rifini nasıl mahvetmiş kafasına sçtıklarım...

Symphony of Destruction


not: Sanki Ayşegülnazcan hanfendi bu gerizekalıları sevecekmiş gibi hissediyorum, o yüzden biraz tedirginim...

14 Ekim 2008

Vatu Vara


Doğayla içiçe huzurlu bir tatil mi arıyorsunuz? Vatu Vara adası tam aradığınız yer.
Sadece 75milyon dolara bu muhteşem adaya sahip olabilirsiniz. Vatu Vara'da huzuru bulacaksınız. Vatu Vara tam istediğiniz şey. Huzur ve eğlencenin bir arada olduğu tek yer. Vatu Vara.

İzlanda'nın bile 10milyon euro ettiğini göz önüne alırsanız. Lütfen, Vatu Vara'da buz yok, güneş kum ve huzur var. Vatu Vara rüyalarınızın gerçekleşeceği yer. Vatu Vara...

Vatu Vara.

War Machine


Iron Man'de en sevdiğim karakter budur. Ne "Barış Manço'nun kötü adam hali" Mandarin, ne demir döküm mamulu Iron Monger, ne de kırmızı sarı Iron Man'i sevmem War Machine kadar. İlk filmde kısa bir tanıtımı yapılmış, Terrence Howard kıyafete bakıp "next time baby" diyerek ikinci filmde yapacağı gösterinin sinyallerini vermişti..

Kısmet değilmiş diyoruz zira James Rhodes rolu ikinci film için Don Cheadle'a verilmiş. Don abi giyecek siyah-gri dökme titanyum zırhı...

Don Cheadle oyuncu olarak Terrence Howard'ı her kulvarda yerle bir eder benim görüşüm ama Terrence Howard ilk filmde iyi bir J. Rhodes portresi çizmişti ve devam etmesinde zerre sakınca görmezdim bana sorsalar. Tabi bu işler benim onayımla dönmediği için bilemiyoruz ne oldu. Parasal bir anlaşmazlık mı vardı yoksa kız meselesinden mi kaybetti rolu? Muamma.

Gerek var mıydı? Bence yoktu...

Ender Gelişen Osasuna Atakları


O ender gelişen ataklardan birine rastgeldik sanırsam.
2007'de uefa yarı finali oynasın bu takım. Ama geçen sezonu zar zor düşmeden bitirsin la liga'da.
Bu senenin başında ulusal takımını 2000 avrupa şampiyonası ve 2002 dünya kupasında idare eden teknik direktörü getirsinler takımın başına.

Jose Antonio Camacho yarı efsane sayılabilecek isimlerden ama Osasuna'ya o bile katkı sağlamaz bence... Ender gelişsin bu adamların atakları öyle güzel...

[Resimde arkada sevinen de Barcelona'nın mevcut teknik direktörü Pep Guardiola'ten başkası değil, yoksa şüpenmivar...]

Thora Birch


- buraya "american beauty" mi yoksa "thora! you birch!" mi yazsam bilemedim...

Kutsal Forma VI


Barcelona, 1994-1995, Deplasman Forması

13 Ekim 2008

Barcelona Away

2004-2005


2005-2006


2007-2008


2008-2009


Son 5 seneden 4 farklı Barca deplasman forması. Barca'nın klasik formasını ve varyasyonlarını zaten ezelden beri severdim ama deplasman formaları daha mı çekicidir nedir? Bu cümleyi sanal alemin sonsuz çukuruna bıraktıktan sonra bir sonraki postun pasını vererek uzaklaşıyorum...

Street Fighter: The Legend of Chun Li


Smallville'in Lana'sı Kristin Kreuk oynuyor Chun Li'yi.
Villain olarak M. Bison, asabi çirkin zenci boksorumuz Balrog ve kıyıda köşede kalmış olarak Vega dışında Street Fighter'dan başka isim göremedim ben IMDb'de.
Asabi çirkin zenci rolunde Michael Clarke Duncan var, zaten sıfatları sıralamaya başlayınca herkesin gözünde kendisi oluşmuştur diye tahmin ediyorum...

Sonuç olarak bu filme gerek var mıydı? Bence yoktu...

Başlıksız


Tshirt, bere, abla, dövmeler ..
Hepsi ayrı ayrı başarılı olunca resmi koyayım dedim...

Pek bi içerik yok yani. Evet..

Call of Duty: World at War



Modern Warfare
sonrası heralde çok fazla geliştirmezler oyunu diye düşünüyordum da trailer çok fena gözüküyor. Ağzım sulandı böyle hafif tatlı, hafif ekşi...

Zeitgeist #2


Eski yazıların birinde spoiler vermeden, konusunu deşmeden "Zeitgeist izleyin, izlettirin" demiştim.
Şimdi arttırıyorum.

Zeitgeist Addendum izleyin
The Zeitgeist Movement'a katılın.

Tutkulu bir boşbeleş gibi gözükmek istemem, kimseye düşüncemi empoze edecek de değilim. O sebeple yavaşça linkleri bırakıp gidiyorum. İstemeyen devam eder gider, bakan çok şey kazanabilir ama.

Zeitgeist the Movie ve Zeitgeist Addandum'u buradan indirebilirsiniz.
The Zeitgeist Movement'a buradan bakabilir, inceleyebilir, dahil olabilirsiniz.
Daha da basit varyasyonu olarak facebook grubuna buradan ulaşabilirsiniz.

Banksy Reloaded


Ciddi anlamda hayranım adama...

Banksy

12 Ekim 2008

Apachie Attack

Can sıkıntısı insan modelinin sevdiği t-shirt modelinden tek biz (hatta ben ve çevrem) şikayetçiyiz sanarken bu dökümana rastlamak içimi rahatlattı yeminlen...

Dallama heryerde dallama...

11 Ekim 2008

Sylar


Sylar, beynini açtığı Claire ile meşk ederken...

3. sezonda saçmalıkları da, aksiyonu da eş değerde arttırıp gene izlenebilir kıldılar diziyi. Son 2 senede Lost'un rating bakımından tek rakibinin Heroes olması üzücü bir durum esasında. Sezon açılış ratingleri geçen seneki rezaletten sonra %42 oranında düşmüş gerçi. Normaldir.
Gene de nasıl oluyor bilmiyorum, Prison Break'i, 24'ü bırakabilmeme rağmen bunu izlemeden duramıyorum.

Sen hem hatalarla dolu bir dizi çek, hem de böyle eğlen.. Kıskandım doğrusu...

"Fotoğraf içerden" diye bitireyim de Heroes setinde adamım var sanarsınız belki....
Related Posts with Thumbnails