Seyredin, seyrettirin.
31 Mart 2009
30 Mart 2009
Yerel Seçim - Sanal Ortam - Sosyal Mesaj
Facebook. Canım facebook, bebeğim facebook.
Herkesin adam olduğu tek komünite...
İzmir'de Chp fark atınca iletiler şenlendi, bir karnaval havası başladı sanal ortamda...
Son 15 dakika içinde güncellenenlerden bir kuple:
* gavur İZMİR burada, Tayyip nerede??? :))
* arseniği de sek içeriz yine de İzmir'i vermeyiz
* sek arsenik içeriz yinede İZMİRi vermeyiz :)) gavuruz çünkü biz!
* istanbul ve ankara'yı da izmir'in yanına bekliyoruz
* gavuruz mutluyuz
Hepsinin altında like this, hepsinin altında "gavur doğduk gavur ölücez" yorumları vs...
Chp fark atınca dedim ama doğru cümle Akp kazanamayınca olmalıydı. Chp değil de İşçi Partisi kazansaydı İzmir'i, gene sevinecekti insanlar. Maksat Akp İzmir'de kazanmasın, İzmir teokrasiye karşı duruşunu sürdürsün. Çok küçük hesaplar... Ben de şahsen Akp alsın istemem şehrim için ama olayı manasız bir kan davasına çevirmek çok kalitesiz bir hareket, asıl İzmir'e yakışmayan bu.
Son olarak; Biri allah rızası için söylesin! Bu iletileri yazanlar baya dandik de mi? Sorun bende değil yani. Abecilik genel olarak topluma sızmış durumda. Evet evet öyle olmalı...
---
not: Hop! "Sosyal mesaj vermeyin" derken düştüğümüz hale bak... Fiyasko...
29 Mart 2009
Metrobüs
İyiydik be Ramos.Maç bitti diye mi bıraktın dana gibi koşturmayı?
Gönlüm kalır valla, hadi bi koşu...
27 Mart 2009
The Pariah, The Parrot, The Delusion
24 Mart dediler önce. Adam gibi sevienemeden "yok aga yetişmiyor 24'üne biz en iyisi bunu gençlik ve spor bayramına çıkaralım" diyerek 19 Mayıs'a ertelendi çıkışı. Son gelen haberlerle 9 Haziran olmuş tarih.
4 senedir bekliyoruz bu albümü, az daha dayanırız heralde...
The Pariah, The Parrot, The Delusion. Yepisyeni Dredg albümü, (hatta Dredg'in dördüncü stüdyo albümü) yakında bizlerle...
3-4 şarkının gayet temiz konser kayıtları youtube'da mevcut zaten ama Dredg'i şarkı şarkı değil albüm albüm dinlemek makbuldur...
26 Mart 2009
Russel Abi
Show Tv'de az önce Gladiator'un sonunu (ne güzeldir be) görünce gaza geldim "yeahu bu abi boş film çekmez mi?" deyü. Çekmiyor imiş. son 10 yılda abinin filmleri ve IMDb ratingleri şu şekilde
Tenderness (2008) 8.1
Body of Lies (2008) 7.3
American Gangster (2007) 8.0
3:10 to Yuma (2007) 8.0
A Good Year (2006) 6.8
Cinderella Man (2005) 8.0
Master and Commander: The Far Side of the World (2003) 7.5
A Beautiful Mind (2001) 7.9
Proof of Life (2000) 6.3
Gladiator (2000) 8.3
The Insider (1999) 8.0
Proof of Life'ı sıyırırsak şu listeden boş film yok.
A Good Year'ı izlememe rağmen tüm yorumların olumlu olması ona kıyak geçmemi sağlıyor ki abinin bu filmlerden daha önce çekilmiş LA Confidental isimli bir şahaseri daha vardır onu ayrı tuttum son 10 yıl filmleri diyebileyim diye.
Benim kişisel görüşümle listedeki en vasıfsız 3 filmden biri olan 3.10 to Yuma 2000li yılların ne çekse izlerim abi diyebileceğim iki adamı Christian Bale ve Russel Crowe'u bir araya getiren film. Ulan adamakıllı bi filmde niye beraber oynamadınız ki be abicim?
O değilde Russel Crowe ve Eddie Vedder ne kadar benziyorlar yea...
Eddie Abi diye de bi post yazmak farz bu saatten sonra...
23 Mart 2009
The Curious Case of Ters Soru İşareti #5
* Does It Offend You, Yeah? - With a Heavy Heart dinliyorum gene. Kıçım başım ayrı oynuyor. Gerek var mı böyle bir vibrasyona? Bilmiyorum, yok sanırım.
* Sabah sabah Yusuf'un mesajı deja vu yaşattı. 11 Mart'tan sonra Habertürk ikinci kez bloguma yer veriyor. Gene başlık değiştirilmiş, gene yazının içinden kırpılan kısımlar var. Neyse mühim şeyler değil, teşekkür ediyorum kendilerine gene. Ama bi kere daha yayınlayacaklarsa, bi mesaj atsalar ne güzel olmaz mı?
* L'pool, Real ve Man Utd'ye 4er salladıktan sonra Aston Villa'ya da 5 tane tıkamış, Gerrard hat-trick yapmış, Barca 6 koymuş, Messi ve Zlatan jeneriklik goller atmış, Galatasaray dökülüyor, Lincoln ayrı dert, Kewell cefakar, Arda kral. Türkiye, İspanya ile oynayacak, en sevdiğim adam Iniesta ve badisi Xavi oynayamayacakmış ama. Wade delirdi, Kobe'yi gölgede bırakıyor şu aralar, LeBron aynı, selamı var. Houston San Antonio'yu geçti batıda. Shaq Wade'in arkasında saydırdı, hiç yakıştıramadım.
Bayadır eskisi gibi spor yazmıyorum gibi geliyor.
* Saç-sakal imaj sorunu yaşıyorum. Minimal zevkler peşindeyim.
* 4 ay önce her gün yeni bir albüm keşfedip dinliyordum, 2 ay önce hergün sezon sezon dizi ve abuk subuk bi sürü film izliyordum, 1 ay önce haftada iki kere sinemaya gitmeye başlamıştım.
15 gündür fena mutluyum ve hiçbir şey yapmıyorum...
* 1 Nisan gerçekten şaka gibi olacak sanırım bana.
* Sel Hanfendiylen ilk kez bugun görüşemedik. 16 günlük anlamsız serimizin sona ermesi dış basında geniş yer buldu. (bu yazıyı yazmaya başladığımda ayın 23ü idi, bütün verileri 23ü gibi farzedin)
* The Ting Tings - We Walk...
iygeceler blogger...
Amansız
Volkan Demirel, Arda Turan, Hakan Balta, Gökhan Ünal.
Narrator; Fatih Terim..
20. saniye, reklamın en şahane karesi; Hakan Balta profilinde başka bir Hakan Balta'nın bağırması...
İspanya maçı öncesi iyi gaz olmuş.
İspanya'ya da bu reklamın "insaflı ol" versiyonu çekilsin bi zahmet...
22 Mart 2009
20 Mart 2009
St. Petersburg
Bizim Deli Petro, gavurun Piotr the Great dediği, Baltacı'nın bootycall'u Katerina'nın kağıt üzerinde kocası olan bilmemkaçıncı Rus Çarı'nın kişisel zevkiymiş bu şehir. Benim de yıllardır içimde varolan bir şehirle aşk yaşamak kavramının en yüksek mertebesini İzmir ve Viyana ile paylaşır Aziz Peter. Fırsatım olsa gideceğim ilk yer hatta. Tek kusuru çok soğuktasın, çok kuzeydesin be arkadaş. Bi yandan sıcak denizlere inme fantazisi kur bi yandan git kuzey kutbuna şehir kurdur... Tatsız...
1703 yılında Rusya'nın bile kuzeyinde geniş bir bataklığa kurdurmuştur bu şehri Piotr. Yapımında ölenlerin kemiklerinin şehrin üzerine kurulduğu bataklıkta olduğu rivayet edilir. Gaddar ayı şehrin kurulumu sırasında işçilerle asiller arasında köprüleri kaldırarak ayrımcılığın dik alasını yapmıştır. Ayrıyetten verdiği emirler dahilinde Viyana'ya benzetilmeye çalışılmıştır şehir ama dediğim gibi hava soğuk yahu.
Bu şehrin bir yüzyılda 3 farklı isim kullanmışlığı vardır ilginç olarak. St. Petersburg olarak başlayan kariyeri, bu isim dandik daha karizmatik bi isim bulalım diye Petrograd olmuş devrim sonrası Leningrad'a dönmüş ama en sonunda tekrar Saint Petersburg'da karar kılınmıştır.
Olm bi gün gidicem buraya. Bak yazıyorum. İş vasıtası mı, olur gezmeye mi olur bilmiyorum, gidicem, dönünce de Facebookta albüm yapıcam "Sen Petersburga giderken ben dönüyodum =)))" diye
19 Mart 2009
Top 5: Nike Futbol Reklamları
#5: Take It to the Next Level
ekürü: C. Ronaldo, Zlatan, Sneijder, Ronaldinho, Fabregas, Rooney, Tevez, Van Nistelrooy, Iniesta, Marquez, Krkic, Huntellar, Nani, Gallas, Materazzi
Figo ve Ronaldo yok ama ikisi yerine de Cristiano Ronaldo var...
Bunun hakkında zaten yazı dahi yazmıştım. Aha burada. Sıradaki.
#4: Joga Bonito Brasil
ekürü: Ronaldo, Ronaldinho, Adriano, Robinho, Roberto Carlos, Cicinho
Joga Bonito serisinin en güzel reklamı. Brezilya milli takımı maç öncesi formalarını giyerken şov yapıyor. Yok yea? Ronaldinho'nun top sektirirken Robinho'nun ondan ayakkabı istemesinden daha büyük bi eşşeklik olabilir mi?
#3: Crazy Frenchman
ekürü: Henry, Davids, Marquez, Ljunberg, Van Nistelrooy, Scholes
Henry evde top oynuyor duvarlara tırmanıyor bahçeye iniyor dolapları açıyor vs vs... Şahane ama.
Sorry boss...
#2: Good vs Evil
ekürü: Cantona, Figo, Ronaldo, Davids, Maldini, Kluivert, Brolin, Rui Costa, Wright, Campos
Futbol, fantazi, meşhur futbolcular konseptli benim hatırladığım ilk reklam. İnternet adam gibi yayılmamışken efsane gibi bu reklam dolaşırdı dillerde. Yok Cantona yakalarını kaldırmış, yok top alev almış... Güzeldi. Yeri farklıdır benim için.
Reklamın en güzel yeri Maldini'nin iblisleri gördükten sonra "maybe they are friendly" demesi...
Nike'ın üvey evlatları Figo ve Ronaldo elbette bu reklamda da varlar.
#1: Scorpion Cage
ekürü: Henry, Totti, Nakata, Ronaldo, Roberto Carlos, Figo, Ronaldinho, Davids, Vieira, Scholes, Van Nistelrooy, Wiltord, Thuram, Luis Enrique, Saviola, Ljunberg, Denilson, Seol, Lopez, Mendieta, Crespo, Rosicky, Cannavaro, Ferdinand
Bence gelmiş geçmiş en güzel reklam. Topla bütün oyuncuları, at kafese, ilk gol kazansın. Nike'ın kadrolu elemanı Cantona maçı yorumlasın. Türlü türlü şebeklikler, estetik haretler, Nike'ın esas oğlanları Figo, Ronaldo, Roberto Carlos, Henry gibi adamlar final maçına çıksın vs vs...
Kapalı alanda karşı takımın anasını ağlatabilecek yetenekte iki Brezilyalı Denilson ve Ronaldinho'nun ilk maçta elenmesinin sebebi ya takıma üçüncüsü Seol'dur ya da ben hiç bi şey bilmiyorum. Yahu o ikisi aslında yeterdi be...
Bi de bi takım daha var Cannavaro, Ferdinand, Rosicky. Ben mahalleden 3 adam toplasam kapışırız onlarla be... Ayıptır
Nike son söz olarak sana sesleniyorum. Davids'in hakkını yemesinler. Daha güzel takım versinler çocuğa...
---
Bu listeye girmeyen, 4 tane çok güzel reklam var. Scorpion Cage'in devamı, The Mission, Portugal vs Brasil ve ve şimdi ismini bilmediğim ve uydurmakla kasamayacağım Brezilya milli takımının uçağı beklerken top sektirerek hava alanını karıştırdıkları reklam... Merak eder, bakarsınız diye linkliyorum, hizmetten kaçmıyorum...
17 Mart 2009
The Curious Case of Ters Soru İşareti #4
*Panic! At the disco - Lying is the most fun a girl can have without taking her clothes off dinliyorum sabah sabah.
* Bu bahsi geçen şarkının ismi esasen Closer filminde geçmektedir. Nasıl geçmekterdir? aha beyle:
Larry: Alice, tell me something true.
Alice: Lying's the most fun a girl can have without taking her clothes off - but it's better if you do.
* Ki But it's better if you do'da başka bir Panic! At the disco şarkısıdır. Adamlar iyi malzeme bulmuşlar...
* Daha 12 saat önce bi arkadaşa tavsiye ettikten sonra playlist hiç değişmedi. Tek şarkı gidiyor...
Lying is the most fun a girl can have without taking her clothes off. Yazması da çok zevkli.. Ondan inatla bahsi buraya getiriyorum.
* Geçen 5-6 gün eve ve internete çok fazla sahip olamadım. Blog yazamadım. Çok da büyük bir kayıp değil bence. Mızıklayanlar var da onlara bu sözüm.
* Gidiyorum şimdi. Kulaklarımda Panic! At the disco - Lying is the most fun a girl can have without taking her clothes off var...
* Esen kalın...
15 Mart 2009
12 Mart 2009
Alexis Bledel
11 Mart 2009
The Curious Case of Ters Soru İşareti #3
* Sabah sabah Pearl Jam - Yellow Ledbetter ile beynimin açılışını yaptım.
Saat 15.06 olsa da benim early morning kavramım bu saatler.
* Beynim uyanmadan yaklaşık bir saat vücut şeklinde dolaştım, çünkü beni uyandırıp günün flaş haberini veren Esra aramıştı. Ne için aramış? Olay neymiş? HaberTürk gazetesinde blogum çıkmış. Hee bu okuduğunuz ters soru şeysi. Benden başka 4 tane daha site tanıtılmış, sadece bir tanesi blog. O da Aceto Balsamico... Kafam almadı benim ne işim var orada diye...
* Bana her zaman destek olan tüm fanlarıma, HaberTürk'e, Esra'ya ve Akademi üyelerine teşekkür ederim.
* Sevindim tabi, sevinmez miyim?
* O değilde, Erdem bu "The Curious Case of Ters Soru İşareti" bölümünü kendisinden arakladığımı düşünmüş. Güldüm kendisine. Çünkü Esra'nın yazılarından özendim ben burayı yazmaya (alenen senden araklamadım başkasından arakladım diyorum yeahu lkashglas) Gönül ister Vedat Özdemiroğlu'nun köşesi gibi yazayım.
* Yeni en yakın arkadaşım 93lü... Zehir gibi ama. Ben o yaştayken bokumu kurcalıyordum hala.
* Lise ne güzelmiş lan her gün aynı kıyafet. Yoruldum t-shirtten, gömlekten, kapşonludan, ona uygun pantolondan, pantolona uygun ayakkabıdan. Tulum alın bana. Tulum giycem ben.
* Kendimle barışığım artık. Rahatlıkla söyleyebilirim. Zenci sevmiyorum ben.
* Yakalanmış en güzel trip: "Bizi aynadan çıkarın lütfen" şeklinde not yazmak kafa güzelken.
* Hatırladıkça gülerim A Beautiful Mind'ı Kafam Güzel diye çeviren zihniyete...
* Giderken arkamdan çalan şarkı Joseph Arthur - Honey and the Moon...
The OC'de ilk sezon finalinde esas oğlan giderken arkasından çalardı. Alakasız tesadüf... Şarkı güzel..
Esen kalın...
Yan Çapraz Ön Bağlar
¿
dışarıda inanılmz bi hava var bu arada
dolunay
bulutlar var
ama hava temiz
tam fotoluk
Sel
tam maçlık
¿
evet benim fotoğraf açısından senin futbol açısından yaklaşman da ilişkimizin muhteşemliğini bir kez daha ortaya koydu lsakgjhlsga
Sel
aksjhndcakdjhncakdhcbajdhcbad harbi ha
NABER
¿
skşfjasgasşgka
---
Halısahaya gitmeden 5 dakka önce geçen msn konuşması.
9 Mart 2009
The Curious Case of Victor Newman
IMDb'de 1973-???? yazıyor yayınlanma tarihi olarak. Baş harflerinde Y ve R var diye Yalan Rüzgarı ismiyle hepimizin dimağlarında açık yaralar bırakan, astsubay emeklisi dedemi bile ekran başına kitleyen The Young and the Restless isimli kült eser nedense sinirimi bozdu sabah sabah.
Aldığı ödüller kısmına bakmaya yeltendim, daha linke tıklamadan gördüğüm rakamlar altıma sçırttı; 163 wins & 394 nominations.
Bir de olayın Victor Newman yönü var tabi.
Arkadaş bıyıktan mıdır nedir şu formattaki adamların hepsi böyle bir karizmatik, bir çekici, bir babacan oluyorlar (Ferhat Güzel'i tenzih ediyorum).
Neyse işte [bıyıktan mıdır nedir?] bu adamın gelmiş geçmiş tüm dizi karakterleri arasında en ünlülerden biri olmasının bi sebebi olmalı. Yani öyle bir adam ki bu, şu ülkede televizyonsuz köylere gitsen bile adı mutlaka duyulmuştur. Jack Sheppard, Jack Bauer, Jack Sparrow bilmeyen güzide insanlarımız Victor dedin mi pür dikkat kulak kabartırlar "ne diyosun ajan?" diye...
Gerçi gene IMDb'ye baktım ve abimizin YR camiasına 815 bölüm gibi öküz deviren bir performansla katkı sağladığını gördüm...
Adam ben doğduğumdan beri aynı dizide. Düşünki ben 3 gün önce 23. yaşımı kutladım lan..
Adam hakkatten The Young and the Restless
7 Mart 2009
How Ahmet
Bugune kadar How I Met Your Mother ile ilgili hiç yazı yazmadığımı farkettim. Friends ve Scrubs sonrası en sevdiğim 22 dakikkalık eğlenceliktir kendisi. Pek çok kişi gibi ben de Ted'i çok sevmem, Barney ve Marshall'a bayılırım, Robin'i güzel ve şıllık Lily'yi seksi ve sempatik bulurum. İkisi aynı anda nasıl oluyor emin değilim ama oluyor bir şekilde. Yeni bölümden eklediğim gibi fotoğraflar
23
Şu saat itibariyle 23 yaşına girmiş bulunmaktayım. Telaffuz edince baya büyük bir yaş gibi geliyor ki hoş bir duygu değil. Kutlayan herkese teşekkürlerimi sunduğumu sanıyorum, umarım kimseyi atlamamışmdır arada.
Aslında düşündüm de, unuttuysam da çok umrumda değil.
Doğum gününe kıymet yükleyen bir insan olmadığımı belirtmişimdir bulduğum fırsatlarda. (hediye yok hiç, hediye gelmedi hiç)
Gene de bir kaç kişiyi anmadan geçemem
Doğum günümü bir gün öncesinden kutlamasına rağmen bugunu de pas geçmeyip tekrar kutlayan Cem, Batu ve Sait'e (özellikle cem hem mesaj attı hem aradı)
Facebooktan mesaj atıp, duvara not bırakıp üzerine bir de sms atan Swetla Martinova'ya,
5 marttan 7 marta uzanan süreçte en çok vakit geçirdiğim sayın Sel hanıma,
Hayvan gibi yoğunluğunun arasında vakit ayıran, ayağı uğurlu insan Erdem'e
İlk kutlayan insan Çağdaş'a, son kutlamak için adeta yarışan Can ve Yusuf'a,
ve de netten doğumgünü şarkısı söyleyen Şebnem'e
ekstradan teşşekkür demeti sunuyorum.
O değil de yüzsüz gibi saydım facebookta duvara 30 kişi not bırakmış be...
6 Mart 2009
Oduncu Göyneği
Oduncu göyneği istiyom bilaer. Bildiğin çılgınca istiyorum. Dolapta var bi kaç tane gri, lacivert, mavi tonları falan ama özellikle bordo tonlarında bi tane bulsam acımam paraya direk alırım. Hediye de kabulumdur...
Grunge geri dönsün be...
4 Mart 2009
Alkohol
Ankara'ya gittiğimde görmüştüm böyle bardaklardan. Bizim arjantin dediğimizin daha kalını ve 1 litrelik olanlarıydı. Adının Maradona olması ilginç gelse de aslında daha iyi bir isim bulunabilirmiş diye düşünmüştüm.
Ben bundan bahsetmeyecektim ya.
Evet, elemanın T-shirtü. Dürüst en azından... O değilde koyayım böyle dürüstlüğe slkghalga...
3 Mart 2009
The Curious Case of Ters Soru İşareti #2
* Mizan - Geçti Dost Kervanı çalıyor resmi eklediğim an itibariyle. Açılış için biraz ağır sanki...
* Okula gittim dün. (bu sene ilk kez derse gitmiş oldum böylece) 4.5 senedir okula gittiğim zamanlar 10 -16 arası normal ders saatlerime girmiştim (yoklama zorunluluğu tabi). Ama farkettim ki hocalar aynı dersleri ikinci öğretim olarak saat 5ten sonra da veriyorlar. Manyak gibi 9da kalkmaya gerek yok, 5teki derse de gidebiliyorsun. Yeni başlayan varsa üniversiteye bunu tüyo kabuıl etsin.
* Slumdog Millionaire'i sinemada bir kez daha gittim. Güzel film evet. Çayvala.
* Kadın vokal Top5'ini yaptığımdan beri aynı şarkılar dönüp duruyor playlistimde. Dolores, Sharon, Anouk, Anneke. Ne güzel insanlarsınız siz.
* How i met your mother'ın son bölümü fantastik komik. Barney merkezli bölüm olunca kahkaha garantili oluyor. Alper sana diyorum.
* Şimdi çıkmam lazım, dönünce tamamlıyacağım bu yazıyı...
* Ağır başladık zibidi gidiyorum. TNK - Elveda De
----
* Hop geri döndüm. Şu an hiç bir şey çalmıyor zira kafam taze istifra etmiş tenasül uzuv kıvamında.
* O sebeple daha bir şey yazmıyorum bu sebeple. Kimden ötürü?
Green Screen
My Name is Earl'ün bi bölümünde Randy salağı hava durumu sunulan perdenin önüne perdeyle aynı renk t-shirtle çıkıp vücudunun yerinde harita görünce korkudan geberiyordu. Gerçeği meydana gelmiş. Bi korkma söz konusu değil ama azcık şapşallık var tabi...
Mascara
Footballove.com'da gördüm videoyu, ağzım açık kaldı.
Tamam defansif ortasaha olmazsa olmaz, bloklar arası bağlantıyı sağlam tutmak gerek, çok koşan oyuncular yararlıdır falan doğru ama şu goldur benim futbolu sevmemi sağlayan.
Ayağına sağlık bilaer...
Bilaer dediğim adamın ismi Mascara.
3 ay evvel kaleciyi şaşırtma amaçlı don indirme vakasında da frikikten golu atan arkadaş bu.
Bi senede iki vukuat fazla gelir bence...
2 Mart 2009
Bunu Beğendi
xxx ilişkisi var durumunu ilişkisi yok olarak değiştirdi5 kişi bunu beğendi.
Oha bilader!.
Açık konuşalım şimdi zira anlamadım. Ya kıza yazıyorsunuz, ayrıldı diye mutlu oldunuz da beğendiniz ya da herifi sevmiyordunuz "oh iyi oldu göt herife" diyerek beğendiniz.
"Aman ne güzel ayrıldın, ne hoş terkettin vallaha çok hoşuma gitti" demek çok acaip değil mi?
1 Mart 2009
Knicks Sucks!
Kobe geldi, 61 attı, defolup gitti
2 gün sonra LeBron 52 sayı, 11 asist, 9 rebo yazdırdı istatistik kağıdına.
LeBron'dan da 2 gün sonra Boston Big Three 63 sayı, 18 rebo, 11 asist yaptılar imece usulu...
"Oh kurtulduk" demiştir 20 gündür New York Knicks seyircisi.
Boşuna heveslenmişler. Wade patladı dün gece de.
46 sayı, 10 asist, 8 rebo, 4 top çalma, 3 blok
Bu sezon Knicks'i gören karşısında kariyerin en iyi 3 maçından birini oynuyor.
Ne çilesi varmış bu Knicks taraftarının arkadaş...
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)
